10:00'da Kasım ayı ve yıllık enflasyon verimiz açıklanacak. Enflasyon konusunda 4 Ekim tarihindeki ''Bir Süre Enflasyonu Unutun!'' başlıklı yazımdan görüşümü biliyorsunuz. Benim için üretimi, özellikle katma değerli üretim artışını sağlamak esas olmalıdır. Aynı zamanda gıda üretimini de arttırmak esastır. Bu nedenle üretim artışı sağlanıncaya kadar enflasyonu kafaya takmamak lazım. Zaten içinde bulunduğumuz şartlar nedeniyle artan kurlar yüzünden enflasyonun bir süre yüksek olacağı kesin ve kabullenmemiz gereken bir gelişmedir.
Üretim ve yatırımların artması için ise düşük faizli kredi şarttır. Eğer eskiden 6-7 yılda bir oynanan ama uzun yıllardır unutmuş iken, şimdi yeniden tezgahlanmaya çalışılan tuzağa düşer ve ''enflasyon artıyor aman kontrol edelim'' diye faiz silahını çekersek, daha büyük bir hata yapmış oluruz! Çünkü yüksek faiz ile yatırım ve üretim yapılmaz. Öncelikle üretim artışını sağlamamız lazım. Bu süreç esnasında da düşük kredi faizleri şarttır. Enflasyon üretim artışı sağlanınca zaten düşmeye başlayacaktır.
Ama malesef görüyorum ki, içinde bulunduğumuz gerilimler, gerginlikler ve ABD ile yaşanan belirsizlikler yüzünden çok ciddi bir kur baskısı yaşıyoruz. Zamana yayılan bu baskı etap etap dozunu arttırarak üstümüze geliyor. Zarrab konusunu nerelere dönüyor görüyorsunuz. Ülkemizi, siyasi iktidar ve yöneticilerini teröre destek veren ülke ve kişi konumuna düşürmeye çalışıyorlar. Eğer böyle bir sonuç ile karşılaşırsak, bu esnada da bazı bankalarımıza önemli cezalar da kesilirse, ekstra bir kur artışı daha yaşatılır. İşte benim korktuğum tehlike de burada yatıyor!
TCMB kurlar nedeniyle piyasa faizleri çok yükselmiş iken, kur daha da yükseliyor diyerek faizleri önemli oranda yukarı çekmeye kalkarsa bana göre yapılan en büyük hatayı yapmış olur! Zaten aylardır yaratılan planlı gelişmelerle kurlarımızı yukarı çekmişlerdi. Doğal olarak bu durum enflasyon yaratıcı etki yaratacaktı. Şimdi hal böyle iken, yeni bir kur atağı daha yaşanıyor diyerek faizleri yukarı çekecek olursak, yabancının yapmak istediği tuzağa düşmüş oluruz. Yabancılar paralarını kurların gördükleri en yüksek seviyelerden bozdurarak, son dönemin en yüksek faizleri ile devlet kağıtlarına yönelme imkanı bulmuş olacaklar. Bu esnasa borsa da ekstra düşmüş olur. Yüksek kurlardan yeniden bozdukları paralarını yüksek faiz ve düşük hisselerimize sokarak ülkemizin kaynaklarını güzelce ceplerine indirmiş olurlar. Zaten kurlar fazlası ile çıkmış durumda. Manipülatif olarak biraz daha çıkacaksa da çıksın. Kurdan yara alırken, bir de faiz artışı yapıp ikinci bir darbeyi de kendi elimizle kendi yatırımcılarımıza vurmak çok yanlış olur. Umarım TCMB bu tuzağa ve yanlışa düşmez.
Gördüğünüz gibi, benim için açıklanacak enflasyon yüksek gelmiş-düşük gelmiş birinci öncelikli değil. Faizlerin düşük seviyede tutulması daha önemli. Ama yaşadığımız gerilimler nedeniyle bunu başarabilecek miyiz bilemiyorum.
Serbest Piyasa Ekonomisinden Vaz mı Geçtik?
Cumhurbaşkanımız bazı iş adamlarının servetlerini yurt dışına kaçırma hazırlıkları yaptıkları yönünde duyumlar aldığını ve kabinenin buna kesinlikle izin vermemesini, iş adamlarının bu hazırlıklarının da vatana ihanet olacağını söyledi. Bu açıklamanın muhtemelen detayları gelecektir. Yani tam duyduğumuz gibi ifade edilmek istendiğini düşünmüyorum. Çünkü serbest piyasa ekonomisinde iş adamları ister mallarını satarlar, ister yenilerini yaparlar. İsteyen herhangi bir sebeple gidişatı iyi görmediği için, ya da artık kendimi emekliye sevkediyorum diyerek veyahut artık ülkenin bu denli gerilimli olmasından yoruldum, başka ülkeye yerleşiyorum diyerek yatırımlarını başka ülkelere kaydırabilirler. Ülkemizdeki yatırımlarını da ister yerli, ister yabancı yatırımcıya satabilirler. Serbest piyasa ekonomisi budur.
Şimdi buna izin vermeyin dersek o zaman ülkemize dışarıdan kimse yatırım yapmaya gelmez. Ben cumhurbaşkanımızın yurt dışı Türk yatırımlarının açılışlarını yapan biri olarak, bunu demek isteyeceğini sanmıyorum. Sanırım bu konuda bir açıklama gelecektir. Ama söylenmek istenen, devleti bölmek için yıllardır FETÖ ile işbirliği yaparak ülkemizde ciddi servet edinmiş kişiler, artık deşifre olacaklarından korkarak yurt dışına kaçma ve mallarını da yurt dışına transfer etme hazırlığı yapıyorlar ise, o zaman bu başka bir konudur. Suç işleyen kişilerin mallarına, şirketlerine karşı hukuki takibat ve önlemler başlatılabilir. Zaten kayyum atamaları da bu nedenle yapılan tedbirler idi. Yani bu son açıklamanın amacını tam anlayamadım.
Bu nedenle zaten belirsizliği yüksek olan bir piyasamız varken, cumhurbaşkanımızın bu açıklamaları belirsizliklerin daha da artmasına neden olacak bir açıklama olmuştur.
1989 yılından beri içinde olduğum sermaye piyasalarında hiç bu kadar kafa karışıklığı yaşadığım bir dönemde bulunmamıştım. Yarın CHP Genel Başkanı yeni bir bomba açıklayacağım diyor. Bakalım daha neler yaşayacağız. İyisi mi ben bir iki gün olanı biteni izleyip, ona göre strateji belirlemeyi düşünüyorum. Bu nedenle sadece gördüğüm teknikleri paylaşıp, izlemede kalabilirim.
Hepinize iyi bir hafta dilerim.
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
www.borsaanalizci.com
Twitter: @_Stratejist_